HAC YOLU 11
findikvadisi
Hac yoluna çıkmama vesile olan, rahmetli eşim Yurdagül'ün, rüya aleminde bana tevdi ettiği son peygamber Hz.Muhammet'e selamını ilettim.
 
Bu iletişim asla sesli ve dilden olmadı. Selamı gönül yoluyla yaptım. Zaten niyetim bu değil miydi ? Ha sesli yapmışım, ha sessiz; ne farkederek. Mühim olan görevdi.
 
Peygamberimiz, Ebu Bekir ve Hz Ömer yan yana yatıyordu. Kabirleri içinde yattıkları fanusların kenarları altın kaplama idi. Dış koruma korunskları ise gümüşten yapılmıştı.
 
Her birine yaklaşınca saygı ile karşısında duruyor, başımızı eğiyor ve dualar edip" amin" diyorduk. Arada tekbirler getiriyorduk.
Arkadan gelen kalabalıkların itmesi ile ister istenez kabirlerden uzaklaştık. Az ileri gidip,müsait bir ortam da iki rekat şükür namazı kıldık.
 
Arka kapıdan çıkıp, mescidin güney yönünü dolanıp tekrar içeri girdik.Kalabalıklar arasına karışârak, tekrar tekrar kabirlerin önünden geçtik.Hem ağlıyor,hem dua ediyor,hemde tekbir getiriyorduk.Tüm kalabalığın hali bizimle aynı vaziyette idi.
 
Bu arada orada yüksekçe bir yerde asılı halde gözcülük yapan,bekçilik değilde tam Resulullah'ın kabri başında yüksek bir yerde kabri koruyan beyaz entarili,farklı biri dikkatimi çekti.Bizim her dolaşımızda gözlerini bize dikiyor, tatlı tatlı gülümsüyordu.
Bir arkadaşım uyarısı ile üstü bıranda kaplı;ana binanın kuzeyinde uzanan inşaat halindeki ek mescide girdik.Ana mabet ve Osmanlının yaptığı tarihi ek bina tamamen dolmuştu.İki rekat mescit ziyaret namazı kıldık ve yerimizde oturup öğle namazını bekledik.
 
Namazı beklerken saf başlarına konan turuncu renkli bidonlardan bardak bardak zemzem suyu içtik.
Öğle ezanı bu yaşıma kadar duymadığım bir makamda okundu.Bu makama bu güzel sese daldım gittim.Ezan bitince bazı Müslümanlar sünnet kılmaya kalktı.Çoğu olduğu yerde oturuyordu.Bizim Eynesil kafilesi ile bizde öğle namazının ilk sünnetini kılmaya yöneldik.Arap ve diğer ülke Müslumanları dört rakatlık ilk sünnete kalkmadılar.Farz bitince biz Türkler iki rekat son sünnet kıldık.Arap ve diğer ülke Müslümanları camiden çıkmaya başladı;yani son sünneti de kılmadılar.
 
Öğle namazı bitince Masciti Nebevinin ana girişinde bulunan geniş alana çıktık.
-Arkadaşlar hayli acıktım. Yemek için bir yer arayalım.
Baktım coğunluk bir taksi tutup otogara gidelim.Orada birşeyler yeriz diyor.
-Arkadaşlar otogara gidersek arabalarda kalan süzme ile taş gibi ekmek var.Sekiz gündür her öğün süzme yemek beni bıktırdı. Ben gitmem.Gitmek isteyen gidebilir.Medine'deyiz, isteyen istediği yemeği yiyebilir dedim.
 
Tam o sırada arkamızdan gelen iki kişiden biri.
-Hacılar Giresun'lu olduğunuzu anladım da, neresinden olduğunuzu anlayamadım demez mi...!
Arkaya döndüm. Resulullah'ın ve halifelerin kabirlerinin ziyaret ettiğimiz sıralarda bize gülümseyen delikanlıyı gördüm .
-Sen Giresun'un neresindensin, diye bu sefer ben sordum.
-Görele ilçesindenim dedi.
-Ben Eynesilliyim ama bu yanımdaki arkadaş da Göreleli diye Ömer Dural'ı gösterdim.
-Seni Peygamberimizin kabri başında gördüm doğru mu.Orada ne yapıyordun.
-Ben Mısır Eleser Üniversitesinde okuyorum.Hac zamanı okulumuz bizi buraya gönderdi .Biz hacılar kabirlere zarar vermesinler diye koruma görevi yapıyoruz. Görevim öğleyin sona erdi. Siz aranızda konuşurken , sizin Türk ve lehcenizden de Giresun'lu hemşehrilerim olduğunuzu anladım.
 
Yanında yürüyen sarı sakallının kim olduğunu sordum.
-Fransız.Kendisi Fransa'da inşaat mühendisi. Hacca gelmiş. Tanıştık,arkadaş olduk.Kendisi Müslüman olmuş. Bu sene haca gelmiş. Benim yabancı dilim fransızcadır .
 
Ömer Dural Eynesil İmam Hatip Lisesi Müdürü idi. Koyu bir Selamet Partiliydi. Bense ülkücüyüm . Yolda,hele Arar sınır kapısından bu yana , Suudi'lerin Türk hacılara yaptığı çirkin muameleden beri ümmet ve soy tartışması yapıyorduk. Aklıma o anlık şöyle bir soru geldi.
-Hemşerim Fransız hacıya sor.Turkiye Fransa arasında bir savaş olsa. Baktı ki Müslümanları öldürecek. Bizim tarafa geçip Fransızlarla savaşır mı?
Fransıza döndü. Biraz uzun konuştu. Sonra Fransız konuştu. Bana döndü.
Sordum.Cevabı "Ben Fransa da doğdum.Orada büyüdüm,çocukluğum Fransa da geçti.Oranın havasını teneffüs ettim,suyunu içtim.Arkadaşlarım hep Fransızlardan oldu.Oranın kültürünü benimsedim.Bu nedenlerden ülkemin yanında olur,Müslümanlarla savaş.savaşırım,".
 
Ömer bey de dinledi.Ömer'e döndüm.
-Ya müdür Ömer,şimdi cevabını aldın mı dedim.
Göreleli hemşehrim baştaki konuşmalara döndü.
-Sizinle konuşmak üzere yarım saattir sizi gözetliyordum.Arkadan konuşmalarınızı duydum.Yemek için lokanta arıyorsunuz.Yolumun üzerinde bir Türk Lokantası var.15 dakika kadar sürüyor.Arzu ederseniz sizi oraya kadar götürürüm dedi.
-Hay hay hemşehrim.
Peşine takıldık. Sağı solu dikizlemekten başka bir sohbete vakit bulamadık.Mesciti Nebevi Camisinin güney yönünde 500 metre kadar yürüdük.Sokak aralarından birinin başında Gaziantep Türk Lokantası yazan bir işyerinin önünde durduk.
Hemşerimiz.
-Ben sabah namazından beri uykusuzum.Burada yemeklerinizi yiyebilirsiniz.Yemekleri lezzetlidir.Ben de burada yerim.Bana müsaade dedi.(devam edecek)
İste Tıkla Gelsin

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

istetiklagelsin

Puan Durumu

Takım OM G M P
1 GS  Galatasaray 32 28 1 87
2 FB  Fenerbahçe 32 27 1 85
3 TS  Trabzonspor 32 16 12 52
4 BJK  Beşiktaş 32 14 12 48
5 ÇRZ  Ç.Rizespor 32 14 12 48
6 İBFK  Başakşehir 32 13 12 46
7 KSM  Kasımpaşa 32 13 12 46
8 SVS  Sivasspor 32 11 10 44
9 ANT  Antalyaspor 32 10 10 42
10 ALNY  Alanyaspor 32 10 10 42
11 ADS  Adana Demir. 32 9 10 40
12 SAMS  Samsunspor 32 10 14 38
13 MKE  Ankaragücü 32 8 11 37
14 KYS  Kayserispor 32 10 12 37
15 KON  Konyaspor 32 8 12 36
16 HTY  Hatayspor 32 7 13 33
17 GFK  Gaziantep FK 32 8 17 31
18 FKGK  Karagümrük 32 7 16 30
19 PNDK  Pendikspor 32 7 16 30

Reklam

makmedya

Ordu Nöbetçi Eczaneler

giresundangelsin
istetiklagelsin

E-Bülten Aboneliği